Mondstadt'ın en varlıklı beyefendisi olan Diluc, her zaman kendisini mükemmelliğin bir örneği olarak temsil etmiştir. Ancak bu nazik çehresinin altında alevle yanan bir ruh yatıyor. Mondstadt'ı korumaya yemin etmiş, karşısına çıkan tüm düşmanlara karşı koyacak güçlü bir alevle yanan ruh.
Resmî Duyurudaki Açıklama[1]
Kişilik[]
Mondstadt'taki bir şaraphane imparatorluğunun sahibi. Her anlamda eşsiz biri.
Oyun içi karakter özellikleri ve profil sayfası metni
Kaeya kendisini ve Diluc'u "tutum sorunları olan anti-kahramanlar" olarak adlandırmaktadır.
Görünüş[]
Diluc uzun erkek modele sahiptir. Soluk bir teni, kızıl gözleri ve sırtının ortasına kadar inen parlak kızıl saçları vardır.
Resmî tanıtım[]
Bay Diluc iyi bir şarap gibidir ama çok fazla buzludur. İlk yudum cennet tadında, ama çok içersen beynin donar.
Barmen Charles tarafından atılmadan önce altı parmaklı ozan José tarafından "Meleğin Payı"nda söylenir.[2]
▌Şafak Şaraphanesi Ustası · Diluc
Şafağa kadar yürümeye devam edeceğim.
========================================
Mondstadt'taki insanlar uzun bir günün ardından bir kadeh karahindiba şarabı içmeyi severler.
Karakter hikâyeleri[]
Karakter ayrıntıları
Balatlar ve şaraplar şehri olan Mondstadt'ın alkol endüstrisi Teyvat'ın dört bir yanında ün kazanmıştır.
Şafak Şaraphanesinin sahibi olan Diluc temel olarak bu endüstrinin yarısının yönetiminden sorumludur. Böylece han müdavimlerinin dedikodularından oluşan bir bilgi ağına ve muazzam bir gelir kaynağına sahiptir.
Bir bakıma Mondstadt'ın taçsız kralıdır.
Karakter hikâyesi 1
Arkadaşlık Sv. 2
Mondstadt'ın havasında daima şarap kokusu vardır.
Birisi bu kokuyu takip ederse sonunda Diluc'un Şafak Şaraphanesine varır.
Şaraphanenin adı ahşap bir levha üzerinde iftiharla sunulurken altında şaraphanenin sloganı yer alır:
"Doğruluktan Şaşma."
Çoğu bunu şafağın aydınlığının getirdiği iyimserlik sonucunda ve kökeni eskiye dayanan teknikler kullanılarak şarapların tadının daima aynı kalmasının sağlandığı şeklinde yorumlar.
Diğer yandansa Favonius Şövalyeleri, şaraphane ile Mondstadt şehri arasında uzun yıllar boyunca yapılan karşılıklı yardımları hatırlar.
Şaraphanede zaman zaman şenlikler düzenlenir. Bu etkinliklere genellikle güzel kızlarını şaraphanenin genç ve bekar ustasıyla tanıştırmaya hevesli babalar katılır.
Bunu eğlenerek izleyen diğer konuklar alaycı bir şekilde konuşur:
"Bu şarabın kalitesine bakılırsa Usta Diluc'un kalbinde şaraphaneden başkasına yer yok!"
Diluc, yoluna kim veya ne çıkarsa çıksın, her türden durumla nasıl baş etmesi gerektiğini iyi bilir.
Diluc her açıdan harika bir centilmendir.
Karakter hikâyesi 2
Arkadaşlık Sv. 3
Diluc geçmişten bahsetmekten kaçınır.
"Diluc keşke hâlâ Favonius Şövalyelerinde olsaydı..."
Birkaç kadehten sonra üst düzey şövalyeler iç çekerek buna benzer laflar eder.
Diluc'un babası Usta Crepus'un hâlâ şaraphanenin sahibi olduğu uzun zaman önceki olaylardan bahsederler. Usta Crepus'un dileği, oğlunun en saygın şövalye olması ve Özgürlük Şehri Mondstadt'ı korumasıydı.
Diluc, babasının isteğine uyarak Ragnvindr adına layık olmak için sıkı bir şekilde çalıştı. Beklenildiği gibi Favonius Şövalyeleri sınavlarını geçti, Mondstadt'ı korumaya yemin etti ve onların arasına katıldı. Kısa süre içinde terfi edilerek tarihteki en genç Süvari Yüzbaşı oldu.
Bu genç ve tutkulu Süvari Yüzbaşı, görev ve devriyeleri sırasında yavaş yavaş Mondstadt sakinleri arasında tanınmaya başladı.
Görevi ne olursa olsun daima soğukkanlılığını ve tutkusunu korudu. Sonsuz cesareti her türlü güçlük karşısında onu daima ön saflara taşıdı. Yoldaşlarından ve vatandaşlardan aldığı övgüler onu yüreklendirdi.
En çok değer verdiği övgüler ise babasından geliyordu:
"Aferin. İşte benim oğlum."
Babasının sözleri kalbindeki ateşi besledi ve en büyük motivasyonu oldu.
İnancı, içinde kuvvetli ve parlak bir şekilde yanan söndürülemez bir ateşti.
Diluc o zamanlar çok gençti.
Karakter hikâyesi 3
Arkadaşlık Sv. 4
"Bazen hayat bir anda değişebilir."
Crepus'un Diluc'a bu sözleri söylediği gün Diluc'un Favonius Şövalyesi olarak son günüydü.
Çünkü o gün korkunç bir canavar babasıyla seyahat ettikleri konvoya saldırdı.
Diluc'un yardım çağırmaya zamanı yoktu. Canavar, genç Süvari Yüzbaşının o zamana kadar gördüğü düşmanlardan çok daha güçlüydü ve onu kolayca alt etti.
Diluc bu mücadelenin nasıl sona ereceğini asla tahmin edemezdi. Şövalyeler arasına kabul edilmeyen ve tanrıların dışladığı babası, canavarı bilinmeyen karanlık bir güçle alt etti. Ardından bu güç geri teperek Crepus'u ölümcül derecede yaraladı. Crepus kısa süre sonra oğlunun kollarında can verdi.
Diluc büyük bir üzüntü içinde Şövalyelerin karargahına döndüğünde Müfettiş Eroch'tan akla gelmeyecek bir emir aldı: "Gerçeği gizle."
Eroch, halkın gözünde Favonius Şövalyelerinin itibarını korumak için bu olayın talihsiz bir kaza olarak sunulması gerektiğinde ısrar etti.
Bu öylesine akılalmaz bir talepti ki Diluc hiç tartışmaya bile değmeyeceğine karar verdi.
Diluc'un babası bir keresinde ona dünyanın inançlılara asla arkasını dönmeyeceğini söylemişti.
Şimdiyse Favonius Şövalyeleri o inancını ayaklar altına almıştı. Diluc merak etmeden edemedi: Son anlarında babası acaba inanç hakkında ne düşünüyordu?
Diluc o gün Favonius Şövalyelerinden ayrıldı ve Önsezisi de dahil her şeyi arkasında bıraktı.
Babasının ölümünün intikamını almaya ve buna yol açan gizli gücün kaynağını bulmaya yemin etti.
Karakter hikâyesi 4
Arkadaşlık Sv. 5
Diluc, Favonius Şövalyelerinden ayrılıp Önsezisini atmasının ardından Şafak Şaraphanesinin işletimini baş hizmetçiye bıraktı ve Mondstadt'ı terk etti.
Diluc gerçeği öğrenmenin peşinde Teyvat'ın yedi ulusunun her birine seyahat etti.
Tüm ipuçları çok büyük bir örgütü işaret ediyordu: Fatui. Diluc Fatui'nin gizlice Sanrı denilen sahte Önseziler yaptıklarını öğrendi. Sanrılar taşıyıcısının gücünü en üst düzeye çıkarırken geri tepme riski taşıyordu. Babasının ölümüne yol açan da buydu.
Babasının bu lanet şeyi almasının nedeni iyilik yapmak olabilir miydi?
Diluc gerçeği belki de asla tümüyle öğrenemeyeceğini biliyordu. Yine de bu onu gerçeği öğrenmeye çalışmaktan alıkoymayacaktı.
Avının peşindeki bir kartal gibi gerçeği arayışa çıktı. Kalbindeki kararlılık ateş gibi yandı, bilinmez gizemler ve sonu gelmez mücadeleler onu yolundan saptıramazdı. Sırlarla dolu yoğun sisin içinde yanan ateşli bir kasırga gibi, yaralarına rağmen azimle yılmadan ilerledi.
Fatui'nin hakimleri olan Haberciler, Diluc'un ilerlemesini gölgelerin arasından izledi. Sayısız Fatui kalesini yerle bir etmesi dikkatlerini çekti ve onları harekete geçmeye zorladı.
Diluc, geniş bir yeraltı istihbarat ağının parçası olan ve kuzeyden gelen üçüncü taraf bir gözlemci sayesinde Habercilerin elinden kıl payı kurtuldu. Gözlemci bir süredir Diluc'u izlediğini ve yöntemlerini onayladığını söyledi.
Ölümle yakın teması sonrasında Diluc, geçmişini ve uzun zamandır içinde barındırdığı öfkeyi enine boyuna düşündü. Eksikliklerinin farkına vararak yeraltı istihbarat ağına katılmaya karar verdi.
İlk defa Favonius Şövalyelerine katıldığında olduğu gibi kendisini tamamen işine adadı. Yetenekleri ve becerileri sayesinde yavaşça ağın üst kademelerine yükseldi.
İstihbarat ağı gönüllülerden oluşuyordu ve birçok üyesi ağa katılmak için önceki hayatlarını ve mevkilerini kendi isteğiyle arkada bırakmıştı. Bazıları kendi isimlerini bile terk etmişti.
Bu yeni arkadaşlarla birlikte çalışmak babasının ölümüyle sonuçlanan olaylarda parçalanan inancını geri getirebilir miydi?
Karakter hikâyesi 5
Arkadaşlık Sv. 6
"Doğruluktan Şaşma." Bu sözün kökeni çok tartışılsa da Diluc için anlamı çok basit ve açıktı.
"Kötülük cezasız kalamaz.
Asla vasatla yetinme. Şafağın bir gün sökeceğini asla unutma."
Diluc'un yalnız yolculuğu üç yıl sürdü.
Dördüncü yıl Diluc Mondstadt'a dönüp genç bir beyefendi olarak aile şaraphanesinin başına geçti.
Bu dört yıl içinde, Favonius Şövalyelerine ihanet ettiği anlaşıldıktan sonra Eroch görevinden alınmış, Büyük Kumandan Varka ise bir keşif gezisine çıkarken Kumandan Jean'i Büyük Kumandan Vekili görevine getirmişti.
Şafak Şaraphanesi ustasının dönüşünün Mondstadt için mühim bir olay olması beklense de garip bir şekilde dikkatlerden kaçtı.
Neden mi? Çünkü Mondstadt'ın vatandaşları esrarengiz "Mondstadt'ın Muhafızı"nın kimliğini merak etmekle meşguldü.
İsimsiz muhafız hakkında tek bildikleri arkasında yanık kokusu bıraktığı, gecenin karanlığında kızıl alevlerin bir anlığına onun silüetini ortaya çıkardığı ve aniden ortadan kaybolduğuydu.
Mondstadt'a asırlarca musallat olan canavarların bedenleri artık kırlarda cansız yatıyordu. Mondstadt'ın en çok aranan hırsızları birden elleri bağlı ve ağızları tıkalı bir şekilde meydandaki heykelde ayaklarından asılı halde beliriyordu. Tüm Favonius Şövalyeleri şehirdeki sayısız suçun arkasındaki Hiçlik Büyücüsüyle ilk ve son defa hesaplaşmak üzere göreve gönderildi ancak vardıklarında büyücünün uzun süre önce öldürüldüğünü fark ettiler.
Şarabın etkisiyle yapılan sohbetlerde esrarengiz muhafıza dair haberler hızla yayıldı ve "Karagece Kahramanı" olarak bilinmeye başladı.
Diluc halkın içinde bu kahramanı küçümser görünürken adı her anıldığında yüzünü tiksintiyle ekşitiyordu.
Mondstadt Şarap Loncasından Elzer işin iç yüzünü bilen birkaç kişiden biriydi ve bir keresinde Diluc'a bunu sormuştu: "Karagece Kahramanına ilişkin hoşnutsuzluğun şövalyeleri yanıltmak ve gizliliğini korumak için yaptığın bir numara mı?"
Diluc bir kere daha kaşlarını çatıp ters bir şekilde yanıtladı: "Sadece saçma bir isim işte."
Şafak Şaraphanesi'nin elma şırası
Arkadaşlık Sv. 4
Bütün şarap endüstrisinin Diluc'un kontrolünde olmasına rağmen kendisi şaraptan çok da hoşlanmaz.
Diluc'un talebi üzerine Şafak Şaraphanesi birçok alkolsüz içecek geliştirdi. Bu karar alkol içemeyen ve içki kültürüne katılmak isteyen Mondstadtlılar tarafından sevinçle karşılandı.
Bu alkolsüz içeceklerden birisi Mondstadt'ın Elma Şırası. Bu içeceğin başarısı aylık satış hacmi bakımından Karahindiba Şarabına eşittir.
Bazıları, Diluc'un halkın içtiği vasat içecekleri içerken hiç görülmemesini, onun şarap konusunda yüksek standartları olmasına bağlar.
Bazılarıysa şarap ona babasını hatırlattığı için içmekten kaçındığını düşünür.
İçki alışkanlığı sorulduğunda, alkolün düşünmeyi zorlaştırdığını ve alkol içmenin günlük işlerini etkileyeceğini söyleyerek yanıt verir.
İnsanların anlamadığı şey şu: Bir şaraphane ustası ne gibi günlük işlerle uğraşıyor da bir damla alkolden bile etkileniyor?
Önsezi
Arkadaşlık Sv. 6 • Karagece Kahramanının Mazereti
Crepus hayatta iki şeyden pişmandı. Birincisi şövalye olmayı başaramaması, diğeri ise asla Önsezi alamamış olmasıydı.
Bu sebeple Diluc, Önsezisini aldığında bunu babasıyla birlikte gösterdikleri ortak azmin tanrılar tarafından takdir edilmesi şeklinde yorumladı. Nihayet babasını gururlandırabilecekti.
Yalnızca birkaç yıl sonra, babası karanlık ve kasvetli bir günde hayatını kaybetti. Diluc'un Önsezisinde ışıltıyla yanan umutları ve hayalleri o gece bastıran şiddetli yağmurla birlikte söndü.
Birisi ne kadar iyi kalpli ve namuslu olursa olsun ölüm ona da herkes gibi habersiz gelir.
Adalet masalı burada sona eriyor yani, öyle mi?
Ne Önsezisi ne de şövalyeliği en çok değer verdiklerini korumaya yetmemişti. Her ikisinden de kurtulma vakti geldiğine karar verdi.
Kendi güçsüzlüğünün farkına vardığında Önsezisi Sanrı gibi işe yaramaz bir yük olmuştu.
Boş ünvanlar onu hiç ilgilendirmiyordu. Diluc hiç görülmemiş bir parlaklıkla yanan kızgın alevlerin ve sarsılmaz bir kararlılığın peşine düştü. Gerçeği arayan bir kişi yalnızca kararlılık göstererek bu yolda yürümeye devam edebilir ve adaletin elini donduran buzu yalnızca kızgın alevlerle eritebilir.
Diluc Mondstadt'a döndüğü gün Önsezisini tekrar eline aldı. Önsezisi olmadan geçirdiği yıllar çocuksu masumiyetini atmış ve onu bir kez daha babasının iradesini omuzlamaya hazır bir kahramana dönüştürmüştü. Her gece gölgeler arasında Mondstadt için mücadele etti.
Geçmişten bahsetmedi ama geçmişi inkar da etmedi.
Önsezi, belki de yolunu kaybedenlerin doğru yolu bulmalarına yardımcı olmak amacıyla tanrıların gönderdiği bir fenerdir.
İnancı olanlar içinse güçlerinin bir yansıması, iradelerini yöneltebilecekleri bir araç, hayatlarını şekillendiren deneyimlerin simgesi ve o ana kadar yaşadıklarının delilidir.
İsim kartı[]
Takımyıldızı[]
Görevler ve etkinlikler[]
Lua hatası 518 satırında Modül:Quests_and_Events: roman num contains illegal character �.
Hükümdar görevleri[]
- Giriş Bölümü
- Perde I: Rüzgarı Yakalayan Yabancı
Hikâye görevleri[]
- Noctua Bölümü (Diluc'un hikâyesi)
Etkinlikler[]
- Windblume Daveti
İnternet etkinlikleri[]
- Yan Yana Girişim Yapıyoruz
Bahsetmeler[]
Hikayeler
Karakter | Hikayeler |
---|---|
Replikler
Karakter | Replikler |
---|---|
| |
| |
| |
|
Diğer görünüşler[]
Manga[]
Diluc, babasının ölümünden üç yıl sonra Mondstadt'a döndükten kısa bir süre sonra gerçekleşen manga'da önemli bir karakterdir.
Posta[]
- Doğum günü/Diluc
Eğlenceli bilgiler[]
- En basit ifadeyle "Yeminli kardeşler", "kan bağı olmayan kardeşler" anlamına gelir." Aynı zamanda, güven ve onurdan inşa edilen yakın arkadaşlar arasında oluşan hassas bir bağı ifade eder.
Etimoloji[]
- Takımyıldızı Noctua, Latince "Baykuş" ya da kelimenin tam anlamıyla "Gece Kuşu" anlamına gelir."[3]
Kaynakça[]
- ↑ Resmî Duyurudaki Açıklama Website
- ↑ Official Genshin Impact Facebook, Diluc'un Tanıtımı
- ↑ Vikisözlük, noctua
Gezinti[]
|