Hobbit (The Hobbit) J.R.R. Tolkien tarafından yayınlanan ve Orta Dünya 'da geçen ilk kitaptır. Kitap ilk olarak 21 Eylül 1937 de yayınlandı ve Yüzüklerin Efendisi 'nde yaşanan olaylardan önce Üçüncü Çağ 'ın 2941 -2942 yılları arasını konu almaktadır.
Arka plan[]
J.R.R. Tolkien, Hobbit'i (aynı şekilde Yüzüklerin Efendisi'nin ilk iki kitabını da) İngiltere'deki Oxford Üniversitesi Pembroke Koleji'nde Anglo-Saxon Üyesi ve Profesörü iken yazmıştır. W.H. Auden'e yazdığı 1955 tarihli bir mektubunda, Hobbit'in 1920'lerin sonunda okul tasdikname belgelerini işaretlerken başladığını ve ilk olarak "yerdeki bir delikte, bir hobbit yaşardı" yazdığını belirtmiştir. Hobbit o zamanlar bundan daha ileri gitmedi, ancak sonraki yıllarda Thror’un haritasını çıkardı ve masalın coğrafyasını çizmiştir. Hikayenin kendisini 1930'ların başında yazmış ve sonrasında yayınlanmıştır.
Tolkien, legendarium unda, özellikle Elrond ve Gondolin 'de belirgin biçimde şekillenen karakterleri ve yerleri, Cermen efsanesinin unsurları ile birlikte sunmuştur. Ancak Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi 'nin olaylarının Silmarillion ile aynı evreye ait olabileceği kararı, ancak ilk başarısından ve yayıncısı tarafından bir devam kitabı talebinden sonra verilmiştir.
Bir masal olmasında rağmen kitap kompleks ve sofistikedir. Şöyleki; İskandinav mitolojisinden türemiş bir çok isim ve kelimeyi, Beowulf detanından ana unsurları, Anglo-Saxon runlarını, takvimler ve ay evreleri hakkında bilgileri, ayrıca ekteki haritasına gayet uyumlu coğrafi açıklamaları içermektedir.
Kitap ülkemizde farklı kapak tasarımlarıyla İthaki Yayınları tarafından 2. hamur kağıda ciltsiz ve 333 sayfa olarak satılmaktadır.
Hikaye[]
Bir hobbit olan Bilbo Baggins , bir gün büyücü Gandalf onu ziyaret ettiğinde Bag End 'deki verandasında sigara içmektedir. Bilbo'nun "Günaydın" ifadesini birkaç kez kullandığı uzun bir tartışmadan sonra, Bilbo telaşlanmıştır. Gandalf'ı çaya davet eder ve Hobbit evinin içine son bir "Günaydın" ile geri döner. Gandalf, Bilbo'nun ön kapısında gizli bir iz bırakır; bu da "Hırsız iyi bir iş istiyor, çok fazla heyecan ve makul bir ödül istiyor" anlamına gelmektedir. Kısa bir süre sonra, 13 Cüceler (Thorin Meşekalkan, Gloin, Óin, Ori, Nori, Dori, Dwalin, Balin, Kili, Fili, Bifur, Bofur ve Bombur) ortaya çıkar ve plansız hazine avlarını tartışmaya başlarken Bilbo onları zorunlu olarak misafir etmek durumunda kalır. Cüceler ve Bilbo dağınıklığı temizledikten sonra, bir harita ortaya çıkar ve Gandalf, Bilbo'nun gruba katılarak grubun hırsızı olmasını ve ayrıca şanssız 13 rakamını kırmasını ister. Grubun görevi: " Yalnız Dağ (The Lonely Mountain)'a girmek için gizli bir kapı kullanın. Salonlarında mümkün olduğu kadar zenginliklerini çalmak için hırsızlarını gönderin ve keşif raporu verin. Sonra herkesin tekrar zengin olmak için ejderha Smaug'u öldürmesini sağlayın." şeklindedir.
Ertesi sabah uyuyakaldıktan ve yolculuğun başlangıcını neredeyse kaçırınca, Bilbo cüceler ile birlikte yola koyulur. Ormanda 3 troll ile savaşırlar, ancak Gandalf trolleri bütün gece ayakta kalmaları için kandırıp, şafağın ilk ışığıyla taş haline getirir.(taş troller daha sonra Yüzük Kardeliği'nde görünür). Trollerin mağarasında birkaç silah da dahil olmak üzere malzeme deposunu bulurlar. Bilbo, daha sonra goblinler in varlığında mavi renkte parlayan Sting adını vereceği kısa bir kılıç alır. Thorin Orcrist'i, Gandalf ise Glamdring'i alır. Grup, elflerin misafirperverliğinin tadını çıkardıkları Rivendell'e gider. Orada Elrond, grubun dağ haritasında ay runları bulur ve yan tarafındaki gizli bir kapı hakkında bilgi verir. Sonra doğuya Dumanlı Dağlar (Misty Mountains)'a doğru ilerlerler. Orada goblinler tarafından yakalanırlar ve dağın altına taşınırlar. Kaçarlar ve kaçış sırasında Bilbo Cüceleri kaybeder. Goblinlerden kaçtıktan sonra karanlıkta yalnız olan Bilbo, bir mağara geçidinin zemininde altın bir yüzük bulur ve cebine koyar. Çok azı, bunun Sauron'un yüzyıllar önce kaybettiği Tek Yüzük olduğunu bilmektedir.
Bir tünelden inerken, kendisini bir yeraltı gölünün kıyısında bulur. Gollum sessizce teknesinde kürek çekmeye başlar ve ikisi bir bilmece oyunu oynar. Bilbo kazanırsa, Gollum ona çıkış yolu gösterecektir, fakat Bilbo kaybederse Gollum onu yiyecektir. Her birinin cevap vermeyi başardığı birçok bilmeceden sonra, yeni bir bilmece düşünemeyen ve elini cebinde gezdiren Bilbo, "Cebimde ne var?" Diye sorar. Gollum bunun bir sonraki bilmece olması gerektiğini düşünür ve bilmece oyununun kurallarına uymadığından üç tahmin hakkını kullanır; sonunda cevabı tahmin edemez. Bilbo ödülünü talep eder, ancak Gollum bunu reddeder ve teknesiyle gölde üzerinde yaşadığı adaya kürek çekmeye başlar. Bir süre aradıktan sonra yüksek sesle “Nerede? Nerede benim kıymetlim!?” Diye sorar. Bilbo'nun cevap verir “Bilmiyorum ve umrumda değil. Sadece buradan çıkmak istiyorum”, Gollum şüphe duymaya başlar, teknesine biner ve gölün üzerinden Bilbo'ya doğru kürek çekmeye başlar. Bilbo, hayatının tehlikede olduğunu fark eder ve zifiri karanlık labirent tünellerine kaçarak Gollum'un peşinden koşmasını sağlar. Bilbo gezer ve yüzüğü parmağında bulur. Gollumdan kaçma şansının olmadığını fark ederek, bulunduğu yerde kalır ve kaderini karşılamaya hazırlanır, ancak Gollum tam üzerine koşar. Bilbo yüzüğün onu görünmez kıldığını farkeder. Tek çıkışı korumak için giden Gollum'u geçmeyi başarır ve çıkış yolunu bularak yeniden cücelere katılır.
Dumanlı Dağlar 'dan (The Misty Mountains) aşağı inerken goblinler ve wargların saldırısından ağaçlara çıkarak kurtulurlar. Daha sonra Galdalf 'ın çağırdığı Kartallar onları kurtarmaya gelir. Ardından ayıya dönüşebilen bir adam olan Beorn ile tanışırlar. Beorn'un evinde birkaç gün dinlendikten sonra oradan ayrılırlar. Nihayetinde grup malzemeleri tükenmiş şekilde Kuyutorman'ı (Mirkwood) geçer. Gandalf onları yoldan ayrılmamaları konusunda uyarır fakat yanan bir ateş görürler ve şarkılar duyarlar, bunun üzerine orman elflerinden (Wood-elf) yiyecek istemek için yoldan ayrılırlar. Dev örümcekler tarafından yakalanırlar fakat Bilbo yüzüğü takarak görünmez olur ve birçok örümceği sting ve taşlarla öldürerek cüceler i kurtarır. Elfler daha sonra cüceleri ele geçirir ve onları hapseder, ancak Bilbo yüzüğü kullanarak farkedilmeden Elf Kralı Thranduil 'in sarayına gizlice girmeyi başarır; Daha sonra cücelerin nehirden aşağı kayan varillerle kaçmalarına yardımcı olur.
Laketown 'da bir süre kaldıktan sonra hazine avcıları Yalnız Dağ 'a (The Lonely Mountain) doğru ilerler. Gizli kapıyı bulamayan ekip üzgün bir şekilde bir uçurumun tepesinde oturur. Bir ardıçkuşu nun ağzında taşı başka bir taşa çarpmasını duyan Bilbo, tam zamanında bakarak, gizli kapıyı sihirli bir şekilde ortaya çıkaran ve uçurum duvarı üzerinde parlayan Durin Günü 'nün güneşinin son ışınlarını farkeder. (Grubun sahip olduğu bir harita üzerinde ay harfleri yle önceden bildirildiği gibi). Bilbo içeriye Smaug 'un yanına gönderilir. Smaug ekibin Laketown halkından yardım aldığını anlar ve orayı yok etmek için dışarı çıkar. Taş ile ses çıkaran ardıçkuşu sıradan bir kuş değil gölün insanlarının iletişim kurabileceği eski bir ırktı ve Bilbo'nun cücelere rapor verdiğini duymuştu. Smaug'un zırhında göğsünün sol tarafında kalbine yakın yerde zırhsız çıplak bir bölge vardı vardı. Eğer yeteri kadar yaklaşılabilinirse onu öldürmek için kullanılabilirdi. Bu mesajı zırhsız yeri gören ve ejderhayı tek bir okla öldürerek cüceler in hazineyi ele geçirmesini sağlayan Okçu Bard 'a (Bard the Bowman) iletti. Laketown vatandaşları, Smaug 'un saldırısı sırasında verdiği hasarın tazminatının yanı sıra, tarihi iddialarda bulunmaya ve verdikleri yardım için tazminat talep etmeye gelir. Onlara tarihsel iddialara dayanan bir pay talep eden Elfler de katılır. Cüceler bütün müzakereleri reddeder ve sırayla konumlarını güçlendirmek için dağlardan akrabalarını çağırır. Bir savaşı engellemenin başka bir yolunu görmeyen Bilbo, barışı sağlamak için yüzüğü kullanarak Arkentaşı 'ni (Arkenstone, dağın kalbi) cücelerden çalar.
Bir ateşkes kararına varıldığı sırada Yalnız Dağ 'daki üç ordu (Elfler, İnsanlar ve Cüceler) Dumanlı Dağlar 'dan gelen goblinler ve warglar tarafından saldırıya uğrar. Acı bir savaş başlar (Beş Ordular Savaşı , The Battle of the Five Armies). Ağır kayıplara rağmen Elfler, İnsanlar ve Cüceler Kartallar ın yardımı ile galip gelir. Hazine paylaştırılır. Bilbo, zenginliklerinin çoğunu reddederek, onları eve getirmenin bir yolu olmadığını; bununla birlikte, kendisini zengin bir hobbit yapmak ve mantosunda cam bir kasaya koyduğu yüzüğünün tehlikeli yapısından habersiz mutlu bir şekilde yaşamak için yeteri kadar alır.