"Çöl Kralı" Sör Crocodile, eskiden "Mr. 0" kod adı altında faaliyet gösteren gizemli suç örgütü Baroque İşlerinin eski başkanıdır ve eskiden "Miss All Sunday" olarak bilinen Nico Robin, Başkan Yardımcısı ve ortağı olarak faaliyet göstermişti. Arabasta hikayesinin ile Arabasta destanının baş kötüsü ve Zirve Savaşı destanındaki Impel Down hikayesinde destekleyici karakterdir.
Luffy'yi tam ve net bir yenilgiye uğratan ilk düşman olduğu içi, serinin en uzun soluklu ve en dikkate değer birincil düşmanlarından biridir. Aslında Denizin Yedi Savaş Lordu olarak tanıtılmıştı fakat Arabasta Krallığını ele geçirme çabalarından sonra ünvanı elinden alındı.
Luffy sayesinde Impel Down'dan kaçtı, Marineford'a gitti ve savaşa katıldı. Savaştan sonra astı Daz Bonez ile Yeni Dünya'ya gitme kararı aldı ve orada esksi savaş lordu ve hapisten beraber kaçtığı Impel Down kaçağı Buggy ile güçlerini birleştirdi ve Çapraz Lonca'nın üyesi oldu.
Görüşünü
Crocodile uzun boylu, geniş göğüslü, geniş omuzlu, kaslı kol ve bacaklara sahip bir adamdır. Soluk teni ve arkaya düzgünce taranmış ense uzunluğundaki siyah saçları var, ancak savaşlar esnasında saç telleri genellikle yüzünün önüne düşme eğilimindedir. Crocodile'ın çeşitli savaş yaraları var ve en önemlileri ise burnunun köprüsünden yüzüne uzanan uzun, dikişli bir yara izi ve sol elinin yerine sert bir altın alaşımından yapılmış büyük bir kanca vardır. Gözleri derin ve kalın kapaklıdır ve ince kaşları karakteristik olarak ortadan yukarıya doğru çekilmiştir. Bu, her zamanki yüz ifadesine bir küçümseme ve güvensizlik hissi verir. Crocodile derin, rahat bir sesle konuşur ve genellikle şirketi tarafından üretilen kalın bir puro içerken görülür. Animede derisi biraz grimsi bir renktedir.
Kıyafet teması, bir İtalyan mafya patronu imajını aktarmayı amaçlamaktadır. Orijinal görünümünde Crocodile, uzun kollu turuncu gömleğinin (manga ve One Piece: Pirate Warriors serisinde beyaz) üzerine parlak turuncu, siyah çizgili düğmeli bir yelek giyiyor, mavi bir eşarp, koyu kahverengi takım pantolonu ve altın tokalı cilalı siyah ayakkabılar da giyiyor. Ayrıca omuzlarının üzerinde uzun, kalın, koyu tüylü bir kürk manto giyiyordu (manga ve One Piece: Pirate Warriors'da tamamen koyu yeşil, animede normal gri kürk süslemeli koyu gri ve Sekizinci filmde açık yeşil süslemeli koyu yeşil).
Impel Down'da hapsedildikten sonra, diğer mahkumların çoğu gibi çizgili bir mahkum üniforması giydi, ancak bir şekilde altın kancasını tutmasına izin verildi. Ace'i kurtarma görevlerinde Luffy ve Jinbei'ye katıldıktan sonra tam bir kıyafet değişimi aldı. Siyah bir gömlek, yeşil bir eşarp, koyu gri pantolon ve kahverengi ten rengi barındıran (animede açık renk) siyah bir palto giydi. Marineford Zirvesi Savaşı'ndan sonra, düz bir gömlek üzerine bir yelek, boynuna bir eşarp, takım elbise pantolonu, şık ayakkabılar ve etrafına bol dökümlü bir kürk mantodan oluşan Arabasta Krallığı'ndakine çok benzeyen kıyafetler içinde görülür. omuzlar. Marineford Zirvesi Savaşı'ndan sonra, düz bir gömlek üzerine bir yelek, boynuna bir eşarp, takım elbise pantolonu, şık ayakkabılar ve etrafına bol dökümlü bir kürk mantodan oluşan Arabasta Krallığı'ndakine çok benzeyen kıyafetler içinde görülürdü. Tüm görünüşlerinde, sağ kulağına tek bir altın halka küpe takıyor ve bilinmeyen nedenlerle genellikle yüzük parmağı hariç her parmağında farklı renkli değerli taşlara sahip birkaç altın yüzük takıyor. (Arabada hikayesinin anime versiyonunda yüzük olmayan eli orta parmağıydı. Bu, o zamandan sonraki hikayelerde düzeltildi).
SBS Cilt 63'te Oda, Yedi Savaş Lordu'nun çocukluk hallerini çizdi. Crocodile'ın yetişkin benliğine benzer bir saç stiline sahip olduğu, ancak yüzündeki yara izinin ve kancasının olmadığı gösterildi. Kemerine asılı büyük bir tabanca ile basit giysiler içinde çizilmiştir.
Kişiliği
Crocodile, eskiden yıllardır elinde tuttuğu Denizin Yedi Savaş Lordu unvanının kanıtladığı gibi kendine ve kendi yeteneklerine güvenen, deneyimli, kurnaz ve iş konusunda bilgili bir korsandır. Daha zayıf rakiplerle savaşırken onlarla oynamaktan ve genellikle kendini beğenmiş bir şekilde sırıtıp gülmekten hoşlanır. Fakat kendisine olan aşırı güveni nedeniyle Luffy'nin iradesini ciddi şekilde hafife aldığı için bu durum onun yenilmesine sebep oldu.
İlk olarak Crocodile, göz korkutucu ve sofistike bir zeka olarak tanıtıldı fakat Arabasta Krallığı halkının gözünde Deniz Savaş Lordu olduğu için görevinin bir parçası olarak ülkeyi korsan saldırılarından koruyan kurtarıcı bir figür idi. Ulusal bir kahraman olarak statüsüne rağmen, Crocodile yerel halkı ve onların ona olan hayranlığını neredeyse hiç umursamıyordu. Onları aptal olarak görüyor ve sadece görüşlerini korumak için tehditlere karşı hareket ediyordu. Arabasta'yı ele geçirme planında, sonunda kanlı bir iç savaşa yol açacak olan çekişmeyi kışkırtmak amacıyla Crocodile, birkaç topluluğun yıkımını duygusuzca ve insanlık dışı bir şekilde düzenledi. Crocodile'ın eylemleri, eski bir ödül avcısı olan Roronoa Zoro'yu bile iğrendirmeye yetmişti.
Crocodile'ın öldürmeye istekli olması onun acımasız doğasını gösteriyordu ve başka birini öldürmeye kalktığında bunu iki kere düşünmüyor gibi gözüküyordu. Ayrıca birisi ona herhangi bir şekilde hakaret ederse veya alay ederse çok çabuk sinirleniyordu. Hatta bir keresinde Crocodile, Nico Robin'e kendisine hakaret eden herkesi öldürdüğünü söylemişti. Bu asabiyeti ilk olarak Sanji'nin onu Den Den Mushi aracılığı ile dalga oyuna getirdiği zaman görülmüştü. Bu asabiyeti, Luffy ile ilk dövüşünde daha açık bir şekilde görülüyor. Hasır Şapka kaptanı ona aptal dediğinde, purosunu ikiye böldü ve ardından güldüğü için Robin'i öldürmekle tehdit etmişti. Kendi tanımına göre, Crocodile her zaman rasyonel biri değildi.
Hakaretlere karşı düşük toleransına rağmen Crocodile'ın başkalarıyla alay etme alışkanlığı vardır. Düşmanlarının umutsuz mücadelelerine atıfta bulunmak için sıklıkla "değersiz" kelimesini kullanıyordu ancak bu alışkanlığı Luffy ile savaştıktan sonra biraz değişmiş gibi görünüyor. Crocodile'ın düşmanlarını küçümsediği gözlemlenmektedir. Genellikle rakiplerinin ondan çok daha aşağıda olduklarını söyler. İster bir çaylakla ister bir Savaş Lordu ile savaşıyor olsun (kendisininkinden neredeyse 300.000.000 belli daha yüksek ödülü Donquixote Doflamingo gibi), rakiplerini hor görme alışkanlığı vardır. Crocodile'ın başkalarına yukarıdan bakma kapasitesi o kadar yüksek ki Dünyanın En Güçlü Kılıç Ustası Dracule Mihawk'a "kendine dikkat etmesini" bile söyleyebilmiştir.
Savaşta ise Crocodile herhangi bir korku veya şüphe belirtisi göstermemektedir ancak bu özelliği Luffy ile üçüncü savaşında biraz bozulmuştur. Beyazsakal, Dracule Mihawk veya Akainu gibi korku salan rakiplerle karşılaştığında bile genellikle sakin ve korkusuz kalmayı başarmaktadır. Crocodile kurbanına aşırı derecede sinirlenir veya gıcık olursa onu nadiren de olsa doğrudan öldürür fakat genellikle kurbanını yavaş yavaş acı çekerken ölmeye terk eder. Bunun kötü bir alışkanlık olduğu kanıtlandı ve en sonunda yenilgisine yol açtı. Luffy ile ilk ve ikinci savaşında Crocodile, onu hemen öldürmek yerine Luffy'yi acı çekmeye terk etmişti. Bu dikkatsizlik sonucunda ise Luffy iki farklı durumda geri gelmeyi ve sonunda Crocodile'ı yenmeyi başarmıştı. Bu, şansla birlikte Luffy'nin Crocodile ile herhangi bir dövüşünü yaşamasının tek nedenidir. Bu aynı zamanda Mr. 3'ün Crocodile'ın onu Bananawani yedirme girişiminde hayatta kalmasına olanak sağladı. Bu da Hasır Şapkaların hayatta kalmasını sağlayan yegane sebep oldu.
Crocodile son derece alaycı ve tepeden bakan bir tavır sergilemiş, hayalperest korsan yaşam tarzını tamamen hiçe saymış ve Korsan Kral statüsünün bir zamanlar simgelediği tüm değerlerin artık onun için değersiz olduğunu ifade etmiştir. Crocodile yalnızca cahil aptalların heybeti hayallerini açıkladığına inanarak askeri güce, üne ve hazinye değer verirdi. Arabasta Hikayesi sırasında başkalarına güvenmenin ve inanmanın saçma olduğunu ima etmiş, sayısız insanı ortadan kaldırmış, başkaları için savaşan insanlarla ayal edecek kadar ileri gitmiştir.
Crocodile'ın onurlu davranışlardan neredeyse tamamen yoksun olabildiği gösterilmiştir. Hainlik derecesinde son derece pragmatik olan Crocodile, bir keresinde Vivi'ye sadistçe bir seçim teklif etmiş, ancak daha sonra bunun önemli olmayacağını ortaya çıkarmış ve Vivi'nin emeklerini anlamsız kılmıştır. Gösterdiği birkaç onur kalıntısından biri, Luffy ile üçüncü savaşındaydı. Luffy'nin zehirli kancasından onurlu bir ölümü hak ettiğini belirtmişti. Savaş sırasındaki durum nedeniyle, bu davranışı onurdan çok ironik bir zalimlik olarak yorumlanabilirdi ancak nadiren görülen zehirli kancasının kullanımı yüzünden Luffy'nin azmini takdirle karşılıyor gibi görünüyordu. Bozulmuş onur duygusunun bir başka örneği ise; Beyazsakal, Squard tarafından yaralandıktan sonra, Crocodile bu zayıf durumda onunla savaşmayı reddetti. Aslında, geçmişte imparator tarafından yenilmiş olan Crocodile, Beyazsakal'ın gururdan gücünü kaybetmesine kızmış görünüyordu.
Crocodile, astlarının çoğuna hiçbir duygusal endişe göstermiyor ve astları da tıpkı onun gibi, liderlerine karşı bir endişe beslemiyor. Arzularına ulaşmak için onları feda etmeye tamamen isteklidir; Bunun en iyi örneği, Alubarna'daki her Baroque İşleri üyesinin, subay Ajanlarının çoğu da dahil olmak üzere, ortaya çıkan top patlamasıyla öldürüleceği Ütopya Operasyonu'dur. Ayrıca başarısız olurlarsa veya ona ihanet ederlerse onları öldürmekten çekinmez, planlarının sonucunu tehdit edebilecek herhangi bir şeye karşı çok az toleransa sahiptir. Astlarına asla gerçek bir bağlılık, sevgi ya da güven göstermedi ve onları sadece birer piyon olarak gördü. Bütün bunlara rağmen, Crocodile Daz Bones'a çok sadıktır: Eski astı Mr. 1'i hücresinden kurtarmak için kendi yolundan çıkmıştı. Aralarında çok iyi bir ilişkisi var gibi görünmektedir. Daz da patronuna çok sadıktır, biri ona saygısızlık ederse bile sinirlenir.
Crocodile, Luffy'ye yenildikten ve Savaş Lordu unvanından kaybettikten sonra görünüşe göre dış dünyaya olan ilgisini kaybetti. Sekizinci Kapak Hikayesinde ayrıntıları verilen kaçış sırasında diğer astlarıyla birlikte kaçmayı bile reddetmişti. Yakalandıktan sonra, sırf canı istemediği için kaçma fikrini göz ardı etmişti, belki de fikrini değiştirirse kaçmanın kolay olacağını düşünümüştü. Benzer şekilde, Impel Down'a gönderileceği haberine gülümsedi ve tutukluluğu sırasında kayıtsız görünüyordu. Crocodile eğleniyor gibi görünen tek Impel Down mahkumuydu; genellikle gülümsediği ve mahkûm arkadaşlarıyla alay ettiği görülüyordu. Sadece kalmayı tercih ettiği için Impel Down'da olduğunu söylüyordu ve bu aşırı küçümseyici tavrına uygun bir iddiaydı. Impel Down'dan ayrılmak için görünen tek motivasyonu, Beyazsakal'dan intikam alma şansı gibi görünüyordu. Savaştan sonra Crocodile, hırslı tarafını bir kez daha yeniden ateşleyerek Mr. 1 ile Yeni Dünya'ya yolculuk etmeye hevesli görünüyordu.
Crocodile, Arabasta'daki yenilgisinden bu yana en azından bir nebze yumuşamış gibi görünüyor. Luffy'nin Impel Down'dan kaçmasına yardım etmeyi teklif ettiği gibi, başkalarına yardım etmeye daha istekli duruyor ve başkalarından da kayıtsız bir şekilde yardım kabul etmeye başlamış gibi görünüyor. Bazı söylentiler, onun gösterdiği kadar kalpsiz olmayabileceğini ima ediyor. Savaş sırasında müttefiklerinin hayatlarını kurtarmak için birkaç kez kişisel sınırlarının ötesine geçti. Ace'in hayatını kurtardı ve Mr. 1 ile Luffy'yi Mihawk'tan kurtardı. Akainu'nun Luffy ve Jinbei'nin umutsuzca savaş alanından kaçmaya çalıştıkları esnada köşeye sıkıştırmasını bile engelledi. Onları kurtarma gerekçesi olarak Denizciler'in zafer kazandığı hissiyatına kapılacağını ve onun bundan hiç haz etmeyeceğini söylemiştir.
Crocodile, "Ku" ile başlayan belirgin bir kahkahaya sahiptir (yani Kuhahahaha!). Animede çok daha yavaş bir hızda gülmektedir. "hahaha"ları ara sıra "ah-ah-ah"lara dönüşmektedir.
Galeri
Ana Görseller
Video Oyunları
Diğer
İlişkileri
Baroque Works
Baroque Works, Crocodile'ın Yeni Dünya'da Beyazsakal'a karşı aldığı kayıptan sonra güç elde etmek için kurduğu ilk organizasyon olarak bilinir. Baroque Works'ün başkanı olan Crocodile, şirketin operasyonlarını halkın gözünden gizli tutmak için çalışanlarının izlemesi gereken bir dizi yönerge oluşturdu ve çalışanlarından parasal fonlar (ödül avcılığından) ile periyodik olarak durum raporları beklerdi.
Crocodile'ın çalışanları ile, hatta Baroque Works'ün büyük bir kısmı ile neredeyse bir ilişkisi yok gibiydi. Kimliği, Nico Robin haricindeki herkes için gizemden ibaretti. Bu, çalışanların Bay 0'ın Savaş Lordu Crocodile olduğunu bilmeleri durumunda patron olarak Bay 0'a güvenmeyecekleri anlamına geliyordu. Bu durum özellikle Bay 0'ın ifşasına ilk başta olumsuz tepki veren Bay 2'ye yansıdı. Yine de Crocodile'ın gücü ve itibarı, ajanlarını itirazda bulunamayacak kadar korkutmak için yeterliydi.
Crocodile, görevi altındaki Baroque Works ajanlarına, özellikle onu başarısızlığa uğratanlara karşı acımasızca davranmaktan geri durmazdı. Eskiden sadık bir ast olmasına rağmen, Bay 3'ün bağlılığı, Crocodile onu öldürmeye teşebbüs ettikten sonra nefrete ve korkuya dönüştü. O zamandan beri Crocodile'ın görüntüsü bile Bay 3'ü dehşete düşürüyordu. Bununla birlikte, Crocodile astlarına sebepsiz yere zarar vermiyor, ihanet ederlerse veya ona yararlı olmayı bırakırlarsa onlara saldırıyordu.
Ajanları
Crocodile'ın Nico Robin ile olan ilişkisi tamamen iş odaklıydı. Onu bir arkadaş olarak değil, hedeflerini gerçekleştirmek için bir araç olarak görüyordu. En iyi ihtimalle onun zekasını ve ileri görüşlülüğünü överdi. Robin'e Crocodile'ın özel kumarhanesi Rain Dinners'ın yöneticisi olarak güvenilirdi.