gizli
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Belirteç
[düzenle]gizli
- saklı olarak, saklayarak
- Mektubu senden gizli posta kutusuna attım. - M. Yesari
Çeviriler
[düzenle]çeviriler
|
Ön ad
[düzenle]gizli (karşılaştırma daha gizli, üstünlük en gizli)
- görünmez, belli olmaz bir durumda olan, edimsel karşıtı
- Kanun, gizli eşyayı bulmaya mahsus bir fal kitabı değildir. - N. F. Kısakürek
- başkalarından saklanan, duyurulmayan, saklı kalan, mahrem, mestur, nihan
- Sanırım babamla arasında gizli bir çekişme de yaşanıyordu. - A. Kutlu
- niteliği anlaşılmayan, bilinmeyen
- Gizli kuvvetler.
- ilgili kişi veya makamlarca değerlendirilmesi amacıyla kurum içi veya kurumlar arası gönderilen yazının, belgenin, raporun ve yayınların [[taşımak|taşıdığı gizlilik derecesini bildiren terim
Çeviriler
[düzenle]çeviriler
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "gizli" maddesi
Atasözleri
[düzenle]Azerice
[düzenle]Ön ad
[düzenle]gizli