çakmak
Görünüm
![]() |
Ayrıca bakınız: Çakmak |
Türkçe
[düzenle]Ad
[düzenle]çakmak (belirtme hâli çakmağı, çoğulu çakmaklar) çakmak -ğı
- taşa vurulup kıvılcım çıkarılan çelik parçası
- Nasıl oldu bilmem, eğilip yakarken çakaralmaz çakmak kıvılcım çıkardı.
Deyimler
[düzenle]dünyaya kazık çakmak, gözleri çakmak çakmak olmak, gözlerinde şimşekler çakmak, imzayı çakmak, kafasında şimşekler çakmak, sınıfta çakmak
Alt kavramlar
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]Eylem
[düzenle]çakmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi çakar) çakmak -ar
- vurarak sokup yerleştirmek
- Çiviyi tahtaya çakmak.
- çivi ile tutturmak
- İsa'nın ruhu eğer bugün içinden çıkmış olduğu yere inerek bu sahneyi görseydi, kim bilir patriklerini hangi oduna çakardı.
- kazık çakıp hayvan bağlamak
- Atı çayıra çakmak.
- bir şeyi başka bir şeye sürtmek, vurmak veya çarpmak
- ışığın kısa süreli yanıp sönmesi
- Mehmet EROĞLU, 2020 Yarım Kalan Yürüyüş, sayfa 95 , İletişim Yayınları
- "Art arda çakan ışıklar arasında birdenbire önümde beliren yüze dönüyorum."
- Mehmet EROĞLU, 2020 Yarım Kalan Yürüyüş, sayfa 95 , İletişim Yayınları
- (argo) birisini becermek
- (argo) gizli yapılan işi ya da durumu açığa çıkarmak, fark edilmesini sağlamak
- Ümit KAFTANCIOĞLU, 2022 Altın Ekin, sayfa 208 , Dinozor Genç
- "Ne konuştun patronla? Bizi mi çakıyorsun patrona?"
- Ümit KAFTANCIOĞLU, 2022 Altın Ekin, sayfa 208 , Dinozor Genç
- (argo) anlamak
- Pınar KÜR, 2004 Küçük Oyuncu, sayfa 126 , Everest Yayınları
- "Çaktın ya? Zührevi demek, aşka dair demek!"
- Pınar KÜR, 2004 Küçük Oyuncu, sayfa 126 , Everest Yayınları
Çeviriler
[düzenle]çeviriler
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "çakmak" maddesi
Arnavutça
[düzenle]Ad
[düzenle]çakmak
- çakmak
Eski Türkçe
[düzenle]Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Eski Türkçe alfabesinde yazılmamıştır.
Eylem
[düzenle]- çakmak
- erişmek
- aşağı inmek (kuş)
Eylem
[düzenle]- çakmak (yakma aracı)
Türkmence
[düzenle]Eylem
[düzenle]çakmak
- sokmak, iğnesini batırmak, ısırmak
Kaynakça
[düzenle]- Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.