bağışlamak

Turkish

Etymology

Inherited from Ottoman Turkish باغشلامق (bağışlamak), from Old Anatolian Turkish باغشلامق (bağışlamak), from Persian بخش (baxš) (modern Turkish bağış via back-formation) + ـلا (-la) (whence -la). Akin to Karakhanid [Term?].

Verb

bağışlamak (third-person singular simple present bağışlar)

1. to give, donate
2. to forgive

   Synonym: affetmek

3. (Christianity) to absolve
4. to spare (the life of)

   Senin canını bağışlıyorum.

   I spare your life.

Conjugation

Conjugation of bağışlamak

positive conjugation singular plural 1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar) aorist aorist simple bağışlarım bağışlarsın bağışlar bağışlarız bağışlarsınız bağışlarlar past bağışlarmışım bağışlarmışsın bağışlarmış bağışlarmışız bağışlarmışsınız bağışlarlarmış inferential bağışlardım bağışlardın bağışlardı bağışlardık bağışlardınız bağışlarlardı conditional bağışlarsam bağışlarsan bağışlarsa bağışlarsak bağışlarsanız bağışlarlarsa continuous continuous simple bağışlıyorum bağışlıyorsun bağışlıyor bağışlıyoruz bağışlıyorsunuz bağışlıyorlar past bağışlıyormuşum bağışlıyormuşsun bağışlıyormuş bağışlıyormuşuz bağışlıyormuşsunuz bağışlıyorlarmış inferential bağışlıyordum bağışlıyordun bağışlıyordu bağışlıyorduk bağışlıyordunuz bağışlıyorlardı conditional bağışlıyorsam bağışlıyorsan bağışlıyorsa bağışlıyorsak bağışlıyorsanız bağışlıyorlarsa inferential inferential simple bağışlamışım bağışlamışsın bağışlamış bağışlamışız bağışlamışsınız bağışlamışlar past bağışlamışmışım bağışlamışmışsın bağışlamışmış bağışlamışmışız bağışlamışmışsınız bağışlamışlarmış inferential bağışlamıştım bağışlamıştın bağışlamıştı bağışlamıştık bağışlamıştınız bağışlamışlardı conditional bağışlamışsam bağışlamışsan bağışlamışsa bağışlamışsak bağışlamışsanız bağışlamışlarsa future future simple bağışlayacağım bağışlayacaksın bağışlayacak bağışlayacağız bağışlayacaksınız bağışlayacaklar past bağışlayacakmışım bağışlayacakmışsın bağışlayacakmış bağışlayacakmışız bağışlayacakmışsınız bağışlayacaklarmış inferential bağışlayacaktım bağışlayacaktın bağışlayacaktı bağışlayacaktık bağışlayacaktınız bağışlayacaklardı conditional bağışlayacaksam bağışlayacaksan bağışlayacaksa bağışlayacaksak bağışlayacaksanız bağışlayacaklarsa progressive progressive simple bağışlamaktayım bağışlamaktasın bağışlamakta bağışlamaktayız bağışlamaktasınız bağışlamaktalar past bağışlamaktaymışım bağışlamaktaymışsın bağışlamaktaymış bağışlamaktaymışız bağışlamaktaymışsınız bağışlamaktalarmış inferential bağışlamaktaydım bağışlamaktaydın bağışlamaktaydı bağışlamaktaydık bağışlamaktaydınız bağışlamaktalardı conditional bağışlamaktaysam bağışlamaktaysan bağışlamaktaysa bağışlamaktaysak bağışlamaktaysanız bağışlamaktalarsa necessitative necessitative simple bağışlamalıyım bağışlamalısın bağışlamalı bağışlamalıyız bağışlamalısınız bağışlamalılar past bağışlamalıymışım bağışlamalıymışsın bağışlamalıymış bağışlamalıymışız bağışlamalıymışsınız bağışlamalılarmış inferential bağışlamalıydım bağışlamalıydın bağışlamalıydı bağışlamalıydık bağışlamalıydınız bağışlamalılardı conditional bağışlamalıysam bağışlamalıysan bağışlamalıysa bağışlamalıysak bağışlamalıysanız bağışlamalılarsa past past simple bağışladım bağışladın bağışladı bağışladık bağışladınız bağışladılar conditional bağışladıysam bağışladıysan bağışladıysa bağışladıysak bağışladıysanız bağışladılarsa conditional conditional simple bağışlasam bağışlasan bağışlasa bağışlasak bağışlasanız bağışlasalar past bağışlasaymışım bağışlasaymışsın bağışlasaymış bağışlasaymışız bağışlasaymışsınız bağışlasalarmış inferential bağışlasaydım bağışlasaydın bağışlasaydı bağışlasaydık bağışlasaydınız bağışlasalardı optative bağışlayayım bağışlayasın bağışlaya bağışlayalım bağışlayasınız bağışlayalar imperative imperative regular — bağışla bağışlasın — bağışlayın bağışlasınlar formal — bağışlayınız — — bağışlayınız — informal — bağışlasana — — bağışlasanıza — infinitive bağışlamak verbal noun bağışlama impersonal participle imperfective bağışlayan perfective bağışlamış prospective bağışlayacak personal participle non-prospective bağışladığım bağışladığın bağışladığı bağışladığımız bağışladığınız bağışladıkları prospective bağışlayacağım bağışlayacağın bağışlayacağı bağışlayacağımız bağışlayacağınız bağışlayacakları temporal adverb temporal adverb simple bağışlarken1 specific bağışlayınca "and" bağışlayıp "since" bağışlayalı "until" bağışlayasıya "as long as" bağışladıkça modal adverb modal adverb simple bağışlayarak reduplicated bağışlaya bağışlaya "as if" bağışlarcasına1 negative conjugation negative conjugation singular plural 1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar) aorist aorist simple bağışlamam bağışlamazsın bağışlamaz bağışlamayız bağışlamazsınız bağışlamazlar past bağışlamazmışım bağışlamazmışsın bağışlamazmış bağışlamazmışız bağışlamazmışsınız bağışlamazlarmış inferential bağışlamazdım bağışlamazdın bağışlamazdı bağışlamazdık bağışlamazdınız bağışlamazlardı conditional bağışlamazsam bağışlamazsan bağışlamazsa bağışlamazsak bağışlamazsanız bağışlamazlarsa continuous continuous simple bağışlamıyorum bağışlamıyorsun bağışlamıyor bağışlamıyoruz bağışlamıyorsunuz bağışlamıyorlar past bağışlamıyormuşum bağışlamıyormuşsun bağışlamıyormuş bağışlamıyormuşuz bağışlamıyormuşsunuz bağışlamıyorlarmış inferential bağışlamıyordum bağışlamıyordun bağışlamıyordu bağışlamıyorduk bağışlamıyordunuz bağışlamıyorlardı conditional bağışlamıyorsam bağışlamıyorsan bağışlamıyorsa bağışlamıyorsak bağışlamıyorsanız bağışlamıyorlarsa inferential inferential simple bağışlamamışım bağışlamamışsın bağışlamamış bağışlamamışız bağışlamamışsınız bağışlamamışlar past bağışlamamışmışım bağışlamamışmışsın bağışlamamışmış bağışlamamışmışız bağışlamamışmışsınız bağışlamamışlarmış inferential bağışlamamıştım bağışlamamıştın bağışlamamıştı bağışlamamıştık bağışlamamıştınız bağışlamamışlardı conditional bağışlamamışsam bağışlamamışsan bağışlamamışsa bağışlamamışsak bağışlamamışsanız bağışlamamışlarsa future future simple bağışlamayacağım bağışlamayacaksın bağışlamayacak bağışlamayacağız bağışlamayacaksınız bağışlamayacaklar past bağışlamayacakmışım bağışlamayacakmışsın bağışlamayacakmış bağışlamayacakmışız bağışlamayacakmışsınız bağışlamayacaklarmış inferential bağışlamayacaktım bağışlamayacaktın bağışlamayacaktı bağışlamayacaktık bağışlamayacaktınız bağışlamayacaklardı conditional bağışlamayacaksam bağışlamayacaksan bağışlamayacaksa bağışlamayacaksak bağışlamayacaksanız bağışlamayacaklarsa progressive progressive simple bağışlamamaktayım bağışlamamaktasın bağışlamamakta bağışlamamaktayız bağışlamamaktasınız bağışlamamaktalar past bağışlamamaktaymışım bağışlamamaktaymışsın bağışlamamaktaymış bağışlamamaktaymışız bağışlamamaktaymışsınız bağışlamamaktalarmış inferential bağışlamamaktaydım bağışlamamaktaydın bağışlamamaktaydı bağışlamamaktaydık bağışlamamaktaydınız bağışlamamaktalardı conditional bağışlamamaktaysam bağışlamamaktaysan bağışlamamaktaysa bağışlamamaktaysak bağışlamamaktaysanız bağışlamamaktalarsa necessitative necessitative simple bağışlamamalıyım bağışlamamalısın bağışlamamalı bağışlamamalıyız bağışlamamalısınız bağışlamamalılar past bağışlamamalıymışım bağışlamamalıymışsın bağışlamamalıymış bağışlamamalıymışız bağışlamamalıymışsınız bağışlamamalılarmış inferential bağışlamamalıydım bağışlamamalıydın bağışlamamalıydı bağışlamamalıydık bağışlamamalıydınız bağışlamamalılardı conditional bağışlamamalıysam bağışlamamalıysan bağışlamamalıysa bağışlamamalıysak bağışlamamalıysanız bağışlamamalılarsa past past simple bağışlamadım bağışlamadın bağışlamadı bağışlamadık bağışlamadınız bağışlamadılar conditional bağışlamadıysam bağışlamadıysan bağışlamadıysa bağışlamadıysak bağışlamadıysanız bağışlamadılarsa conditional conditional simple bağışlamasam bağışlamasan bağışlamasa bağışlamasak bağışlamasanız bağışlamasalar past bağışlamasaymışım bağışlamasaymışsın bağışlamasaymış bağışlamasaymışız bağışlamasaymışsınız bağışlamasalarmış inferential bağışlamasaydım bağışlamasaydın bağışlamasaydı bağışlamasaydık bağışlamasaydınız bağışlamasalardı optative bağışlamayayım bağışlamayasın bağışlamaya bağışlamayalım bağışlamayasınız bağışlamayalar imperative imperative regular — bağışlama bağışlamasın — bağışlamayın bağışlamasınlar formal — bağışlamayınız — — bağışlamayınız — informal — bağışlamasana — — bağışlamasanıza — infinitive bağışlamamak verbal noun bağışlamama impersonal participle imperfective bağışlamayan perfective bağışlamamış prospective bağışlamayacak personal participle non-prospective bağışlamadığım bağışlamadığın bağışlamadığı bağışlamadığımız bağışlamadığınız bağışlamadıkları prospective bağışlamayacağım bağışlamayacağın bağışlamayacağı bağışlamayacağımız bağışlamayacağınız bağışlamayacakları temporal adverb temporal adverb simple bağışlamazken1 specific bağışlamayınca "and" bağışlamayıp "since" bağışlamayalı "until" bağışlamayasıya "as long as" bağışlamadıkça modal adverb modal adverb simple bağışlamayarak reduplicated bağışlamaya bağışlamaya "as if" bağışlamazcasına1 potential conjugation potential conjugation singular plural 1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar) aorist aorist simple bağışlayabilirim bağışlayabilirsin bağışlayabilir bağışlayabiliriz bağışlayabilirsiniz bağışlayabilirler past bağışlayabilirmişim bağışlayabilirmişsin bağışlayabilirmiş bağışlayabilirmişiz bağışlayabilirmişsiniz bağışlayabilirlermiş inferential bağışlayabilirdim bağışlayabilirdin bağışlayabilirdi bağışlayabilirdik bağışlayabilirdiniz bağışlayabilirlerdi conditional bağışlayabilirsem bağışlayabilirsen bağışlayabilirse bağışlayabilirsek bağışlayabilirseniz bağışlayabilirlerse continuous continuous simple bağışlayabiliyorum bağışlayabiliyorsun bağışlayabiliyor bağışlayabiliyoruz bağışlayabiliyorsunuz bağışlayabiliyorlar past bağışlayabiliyormuşum bağışlayabiliyormuşsun bağışlayabiliyormuş bağışlayabiliyormuşuz bağışlayabiliyormuşsunuz bağışlayabiliyorlarmış inferential bağışlayabiliyordum bağışlayabiliyordun bağışlayabiliyordu bağışlayabiliyorduk bağışlayabiliyordunuz bağışlayabiliyorlardı conditional bağışlayabiliyorsam bağışlayabiliyorsan bağışlayabiliyorsa bağışlayabiliyorsak bağışlayabiliyorsanız bağışlayabiliyorlarsa inferential inferential simple bağışlayabilmişim bağışlayabilmişsin bağışlayabilmiş bağışlayabilmişiz bağışlayabilmişsiniz bağışlayabilmişler past bağışlayabilmişmişim bağışlayabilmişmişsin bağışlayabilmişmiş bağışlayabilmişmişiz bağışlayabilmişmişsiniz bağışlayabilmişlermiş inferential bağışlayabilmiştim bağışlayabilmiştin bağışlayabilmişti bağışlayabilmiştik bağışlayabilmiştiniz bağışlayabilmişlerdi conditional bağışlayabilmişsem bağışlayabilmişsen bağışlayabilmişse bağışlayabilmişsek bağışlayabilmişseniz bağışlayabilmişlerse future future simple bağışlayabileceğim bağışlayabileceksin bağışlayabilecek bağışlayabileceğiz bağışlayabileceksiniz bağışlayabilecekler past bağışlayabilecekmişim bağışlayabilecekmişsin bağışlayabilecekmiş bağışlayabilecekmişiz bağışlayabilecekmişsiniz bağışlayabileceklermiş inferential bağışlayabilecektim bağışlayabilecektin bağışlayabilecekti bağışlayabilecektik bağışlayabilecektiniz bağışlayabileceklerdi conditional bağışlayabileceksem bağışlayabileceksen bağışlayabilecekse bağışlayabileceksek bağışlayabilecekseniz bağışlayabileceklerse progressive progressive simple bağışlayabilmekteyim bağışlayabilmektesin bağışlayabilmekte bağışlayabilmekteyiz bağışlayabilmektesiniz bağışlayabilmekteler past bağışlayabilmekteymişim bağışlayabilmekteymişsin bağışlayabilmekteymiş bağışlayabilmekteymişiz bağışlayabilmekteymişsiniz bağışlayabilmektelermiş inferential bağışlayabilmekteydim bağışlayabilmekteydin bağışlayabilmekteydi bağışlayabilmekteydik bağışlayabilmekteydiniz bağışlayabilmektelerdi conditional bağışlayabilmekteysem bağışlayabilmekteysen bağışlayabilmekteyse bağışlayabilmekteysek bağışlayabilmekteyseniz bağışlayabilmektelerse necessitative necessitative simple bağışlayabilmeliyim bağışlayabilmelisin bağışlayabilmeli bağışlayabilmeliyiz bağışlayabilmelisiniz bağışlayabilmeliler past bağışlayabilmeliymişim bağışlayabilmeliymişsin bağışlayabilmeliymiş bağışlayabilmeliymişiz bağışlayabilmeliymişsiniz bağışlayabilmelilermiş inferential bağışlayabilmeliydim bağışlayabilmeliydin bağışlayabilmeliydi bağışlayabilmeliydik bağışlayabilmeliydiniz bağışlayabilmelilerdi conditional bağışlayabilmeliysem bağışlayabilmeliysen bağışlayabilmeliyse bağışlayabilmeliysek bağışlayabilmeliyseniz bağışlayabilmelilerse past past simple bağışlayabildim bağışlayabildin bağışlayabildi bağışlayabildik bağışlayabildiniz bağışlayabildiler conditional bağışlayabildiysem bağışlayabildiysen bağışlayabildiyse bağışlayabildiysek bağışlayabildiyseniz bağışlayabildilerse conditional conditional simple bağışlayabilsem bağışlayabilsen bağışlayabilse bağışlayabilsek bağışlayabilseniz bağışlayabilseler past bağışlayabilseymişim bağışlayabilseymişsin bağışlayabilseymiş bağışlayabilseymişiz bağışlayabilseymişsiniz bağışlayabilselermiş inferential bağışlayabilseydim bağışlayabilseydin bağışlayabilseydi bağışlayabilseydik bağışlayabilseydiniz bağışlayabilselerdi optative bağışlayabileyim bağışlayabilesin bağışlayabile bağışlayabilelim bağışlayabilesiniz bağışlayabileler imperative imperative regular — bağışlayabil bağışlayabilsin — bağışlayabilin bağışlayabilsinler formal — bağışlayabiliniz — — bağışlayabiliniz — informal — bağışlayabilsene — — bağışlayabilsenize — infinitive bağışlayabilmek verbal noun bağışlayabilme impersonal participle imperfective bağışlayabilen perfective bağışlayabilmiş prospective bağışlayabilecek personal participle non-prospective bağışlayabildiğim bağışlayabildiğin bağışlayabildiği bağışlayabildiğimiz bağışlayabildiğiniz bağışlayabildikleri prospective bağışlayabileceğim bağışlayabileceğin bağışlayabileceği bağışlayabileceğimiz bağışlayabileceğiniz bağışlayabilecekleri temporal adverb temporal adverb simple bağışlayabilirken1 specific bağışlayabilince "and" bağışlayabilip "since" bağışlayabileli "until" bağışlayabilesiye "as long as" bağışlayabildikçe modal adverb modal adverb simple bağışlayabilerek reduplicated bağışlayabile bağışlayabile "as if" bağışlayabilircesine1 impotential conjugation impotential conjugation singular plural 1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar) aorist aorist simple bağışlayamam bağışlayamazsın bağışlayamaz bağışlayamayız bağışlayamazsınız bağışlayamazlar past bağışlayamazmışım bağışlayamazmışsın bağışlayamazmış bağışlayamazmışız bağışlayamazmışsınız bağışlayamazlarmış inferential bağışlayamazdım bağışlayamazdın bağışlayamazdı bağışlayamazdık bağışlayamazdınız bağışlayamazlardı conditional bağışlayamazsam bağışlayamazsan bağışlayamazsa bağışlayamazsak bağışlayamazsanız bağışlayamazlarsa continuous continuous simple bağışlayamıyorum bağışlayamıyorsun bağışlayamıyor bağışlayamıyoruz bağışlayamıyorsunuz bağışlayamıyorlar past bağışlayamıyormuşum bağışlayamıyormuşsun bağışlayamıyormuş bağışlayamıyormuşuz bağışlayamıyormuşsunuz bağışlayamıyorlarmış inferential bağışlayamıyordum bağışlayamıyordun bağışlayamıyordu bağışlayamıyorduk bağışlayamıyordunuz bağışlayamıyorlardı conditional bağışlayamıyorsam bağışlayamıyorsan bağışlayamıyorsa bağışlayamıyorsak bağışlayamıyorsanız bağışlayamıyorlarsa inferential inferential simple bağışlayamamışım bağışlayamamışsın bağışlayamamış bağışlayamamışız bağışlayamamışsınız bağışlayamamışlar past bağışlayamamışmışım bağışlayamamışmışsın bağışlayamamışmış bağışlayamamışmışız bağışlayamamışmışsınız bağışlayamamışlarmış inferential bağışlayamamıştım bağışlayamamıştın bağışlayamamıştı bağışlayamamıştık bağışlayamamıştınız bağışlayamamışlardı conditional bağışlayamamışsam bağışlayamamışsan bağışlayamamışsa bağışlayamamışsak bağışlayamamışsanız bağışlayamamışlarsa future future simple bağışlayamayacağım bağışlayamayacaksın bağışlayamayacak bağışlayamayacağız bağışlayamayacaksınız bağışlayamayacaklar past bağışlayamayacakmışım bağışlayamayacakmışsın bağışlayamayacakmış bağışlayamayacakmışız bağışlayamayacakmışsınız bağışlayamayacaklarmış inferential bağışlayamayacaktım bağışlayamayacaktın bağışlayamayacaktı bağışlayamayacaktık bağışlayamayacaktınız bağışlayamayacaklardı conditional bağışlayamayacaksam bağışlayamayacaksan bağışlayamayacaksa bağışlayamayacaksak bağışlayamayacaksanız bağışlayamayacaklarsa progressive progressive simple bağışlayamamaktayım bağışlayamamaktasın bağışlayamamakta bağışlayamamaktayız bağışlayamamaktasınız bağışlayamamaktalar past bağışlayamamaktaymışım bağışlayamamaktaymışsın bağışlayamamaktaymış bağışlayamamaktaymışız bağışlayamamaktaymışsınız bağışlayamamaktalarmış inferential bağışlayamamaktaydım bağışlayamamaktaydın bağışlayamamaktaydı bağışlayamamaktaydık bağışlayamamaktaydınız bağışlayamamaktalardı conditional bağışlayamamaktaysam bağışlayamamaktaysan bağışlayamamaktaysa bağışlayamamaktaysak bağışlayamamaktaysanız bağışlayamamaktalarsa necessitative necessitative simple bağışlayamamalıyım bağışlayamamalısın bağışlayamamalı bağışlayamamalıyız bağışlayamamalısınız bağışlayamamalılar past bağışlayamamalıymışım bağışlayamamalıymışsın bağışlayamamalıymış bağışlayamamalıymışız bağışlayamamalıymışsınız bağışlayamamalılarmış inferential bağışlayamamalıydım bağışlayamamalıydın bağışlayamamalıydı bağışlayamamalıydık bağışlayamamalıydınız bağışlayamamalılardı conditional bağışlayamamalıysam bağışlayamamalıysan bağışlayamamalıysa bağışlayamamalıysak bağışlayamamalıysanız bağışlayamamalılarsa past past simple bağışlayamadım bağışlayamadın bağışlayamadı bağışlayamadık bağışlayamadınız bağışlayamadılar conditional bağışlayamadıysam bağışlayamadıysan bağışlayamadıysa bağışlayamadıysak bağışlayamadıysanız bağışlayamadılarsa conditional conditional simple bağışlayamasam bağışlayamasan bağışlayamasa bağışlayamasak bağışlayamasanız bağışlayamasalar past bağışlayamasaymışım bağışlayamasaymışsın bağışlayamasaymış bağışlayamasaymışız bağışlayamasaymışsınız bağışlayamasalarmış inferential bağışlayamasaydım bağışlayamasaydın bağışlayamasaydı bağışlayamasaydık bağışlayamasaydınız bağışlayamasalardı optative bağışlayamayayım bağışlayamayasın bağışlayamaya bağışlayamayalım bağışlayamayasınız bağışlayamayalar imperative imperative regular — bağışlayama bağışlayamasın — bağışlayamayın bağışlayamasınlar formal — bağışlayamayınız — — bağışlayamayınız — informal — bağışlayamasana — — bağışlayamasanıza — infinitive bağışlayamamak verbal noun bağışlayamama impersonal participle imperfective bağışlayamayan perfective bağışlayamamış prospective bağışlayamayacak personal participle non-prospective bağışlayamadığım bağışlayamadığın bağışlayamadığı bağışlayamadığımız bağışlayamadığınız bağışlayamadıkları prospective bağışlayamayacağım bağışlayamayacağın bağışlayamayacağı bağışlayamayacağımız bağışlayamayacağınız bağışlayamayacakları temporal adverb temporal adverb simple bağışlayamazken1 specific bağışlayamayınca "and" bağışlayamayıp "since" bağışlayamayalı "until" bağışlayamayasıya "as long as" bağışlayamadıkça modal adverb modal adverb simple bağışlayamayarak reduplicated bağışlayamaya bağışlayamaya "as if" bağışlayamazcasına1

¹ The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Related terms

• bağış

Further reading

• “bağışlamak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu